8 Aralık 2011 Perşembe

DAVETİYECİKLER-HEDİYECİKLER

Nerede kalmıştık..
Öööhhöömm tamam hatırladım..Düğün hediyeleri ve davetiyeler...

Daha önce kısaca bahsettiğim gibi hediyeler ve davetiyeleri biricik kardeşlerim beyza ve özgenin büyük yardımlarıyla hatta delirme noktasına gelene kadar sömürerek alnımızın akıyla çıktık... Sayının çok fazla olmasından dolayı beğendiğim davetiyelerin ve hediyelerin fiyatı 12000 TL gibi bir rakama ulaşınca beğenmediğim ve içime sinmeyecek ama fiyat olarak ucuz bir ürün tercih etmek istemedim ve kızlarla kolları sıvadık ve başladık araştırmaya....

Tabi ilk adresimiz Şarkhan oldu..Bir günlük Tahtakale gezimizden sonra davetiyelerin ve düğün hediyelerinin konseptini kafamda belirlemiş oldum...


Fotoğraf üzerinden gidelim daha iyi olacak sanırım...
Küçük kristal kutuları tanesi 50 krş tan 1400 adet aldım..700 adetini izmitteki nikahta ve düğün yemeğinde dağıtılması için 700 tanesini ise balıkesirdeki düğünde baylara verilmesi olarak paylaştırdım...Kutuların içerisine 3 er adet pembe tonlarda 10 kilo aldım..1 kilonun kaç tane olduğunu oradakiler biliyor ona görehesap yapıp satın aldım 30 tane felan arttı...ehueheuh tahtakalede hizmette sınır yok :):)10 kilo için 220 TL ödedim efendim.. 
parfüm şişeleri biraz daha fiyatlıydı tanesi 1.5 TL den 600 adet sadece balıkesirdeki düğünde bayanlara hediye etmek için düşündüm...
Yani toplamda yaklaşık 1900 TL hediyeler kurdela 1000 m si 40 tl den yine tahtakaleden alarak hediye işini hallettik..
Düğün hazırlığı aşamasındakiler bu tarz hediyelerin maliyetini biliyorlardır..Evet fiyatlar yüksek ama emin olun verdiğiniz para emeğedir..Eğer ben bu emeği kendim veririm diyorsanız hayalenizdeki şeylere ucuza ulaşmak hiç de zor değil ...
Davetiyelere gelince devetiyeleri reklamcı bir arkadaşımıza bastırdık çok sade sadece kartı kalın bir kağıt seçtik sanırım 3-4 kağıdı pres yaparak kalınlaştırıyorlar... 1200 davetiye için 1200 Tl ödedim...  Ve üzerlerine ipek kumaştan bağlar yaptık yaklaşık 50-60 m kumaş gitti onlar için 400 tl ödedim en pahalı aksesuar kumaşlar oldu:/:/ kumaşların üzerine fotoğrafta dikkat ederseniz...
Yüzyıllık Anadolu sembollerimizden biri olan anlamından dolayı Fatma Anamızın elini kullandım ...
1250 adet takı aksesuarını 120 Tl den yine tahtakaleden temin ettim...
Geriye kardeşlerimin emeğinin karşılığı kaldı onaları da güzel bir akşam yemeğiyle kandırdım:):)Sizi seviyorum kızlar...

Çok sıkmamak adına uzatmak istemedim..Ama kafanıza takılan her türlü soru-sorun efendime söliyeyim Hangi mağazalardan aldım ya da kurdela cikolata hesaplama kısmında işte herhangi bir problem için bana ulaşabilirsiniz..

 Ahhhh gelin olmak güzel şey 2 düğün 1 nikah yaptım ama doymadım elimde fotoğraflar kaldı...


Düğün hazırlıklarındakilere kolaylıklar diliyorum...
Görüşmek üzere...


7 Aralık 2011 Çarşamba

2 dakika

Hayat gülerken ağlatır 
Severken ihtiyarlatır...

Sema Mortizciğimle muhabbetimiz şahane...

Dışarıda hafif hafif yağmurum elimde dumanı tüten kahvem...Şu nadide ortamımın hakkını verip 2 dakika bir şeyler karalayayım dedim :/:/
Şu güzellik bırakılıp güne gidilir mi şimdi yaaaa....

Eyyy hayat birgün seni istediğim gibi yaşamak ümidiyle....

Görüşmek üzere...

2 Aralık 2011 Cuma

Kupia'nın Düğün mazisi

   Bu zaman olayı nasıl bir kavramdır arkadaşlar..Ben ciddi ciddi tutmakta zorlanıyorum ..

   Tutamadığım bu zaman zarfında neler yaptım... Hayatın bana dayattığı maddelere çektim tiklerimden birini...Bilen biliyor EVLENDİM... :)

  Herşey tamamlandı çeyizim yine bitmedi hala eksikler çıkıyor ama artık almıyorum..Züccaciyeci gördümmü kaçıyorum hatta :/:/
   Düğün davetiyelerimizi ve düğün hediyelerimizi kendim (canım kardeşim ve sevgili dostlarımın büyük destekleriyle) yaptım....2000 adet düğün hediyesi ve 1200 adet davetiye .....Ooofffff ciddi bir rakam yazınca bir kere daha hatırladım :/:/ Ayrıntılar diğer yazımda .....

   Çeyiz kutuları bomba etkisi yarattı diyebilirim...İstediğim şeyi başardım daha düğünüm olmadan çeyiz kutularım dikkatleri üzerime çekti.....HıııhhaaaaHHAAA cadı gelin Kupia :p  Yeni gelinlere şiddetle tavsiye ederim ..

   Gelinliklerim, saçlarım, makyajlarım içime sindi hiçbir problem yaşamadım...Bu konuda şanslıydım...

   Balıkesirde düğünüm 1200 kişi oldu :/:/ Tam 120 masa...Hesaplamalarımıza göre bütün masaları dolaşıp
hoşgeldiniz deyip bir fotoğraf çektirmek 4.5 saatimizi alıyor ve düğünümüz bitiyordu... Şöyle bir yöntemle (yapılan bir yöntemmiş) düğünümüzü kendimize bıraktık... Takılar için bir takı kutusu masası hazırladık..Etrafına zarflar ve kalemler koyup masayı bizim fotoğraflarımızla süslettik ve bir köşeye bunu yerleştirdik..Misafirlerimize güzel bir konuşma hazırlayıp geldikleri için teşekkür ettik...İkimiz adına masaları tek tek ailelerimiz dolaştı... Ve hiç olumsuz bir tepki almadık, duymadık...Yeni evleneceklerin aklında bulunsun bu da efendim..
   
  Balayını Bali Adasında geçirdik...Burayı düşünenler varsa 1 kere daha düşünmeleri açısından dile getiriyorum ki ben bunu şu ana kadar ilk size dile getirdim... O kadar yol, para, zaman harcayacak kadar büyülemedi beni malesef:):) Haksızlık etmek istemem tabi sadece bu kadar değil..Güzel,farklı bir deneyim oldu...Düşünenler için neden gitmeliler konusunda bir sürü madde de sıralayabilirim aslında...

    Şu an için adımı kaybetmiş durumdayım malesef "Yeni gelin sen nasılsın bakalım?" "Eee yeni gelin alıştın mı bakalım?" komik diyaloglarım, sıkıcı altın günleri, çamaşır ütü temizlik handikaplarım kısacası yeni yaşantım ÖBÜR GÜNLERE efendim...

  Öpüyorum herkesi....

29 Mayıs 2011 Pazar

Heeyy!!!


6.Kupia: Bre utanmaz ne yaptın bunca zaman?
Kupia: Çeyizleri tamamlamadıkmı seninle beraber.. Bardak takımlarını, kahvaltı takımlarını, ıvır zıvırları almadık mı? Niye satıyorsun beni şuracıkta...
6. Kupia: Bırak yaaww 2 kap kaçak bunca zaman bütün olanlardan bir haber olmanı savunmaz..
Kupia: Şeyyyy... Yoktum ama burada...Gezmelere gittim yaaa..Biliyorsun...
6. Kupia: 5 günlük gezi için 4 ay yoksun ha ?
Kupia: Şeyy.. Bak şöyle hesaplayalım ...Şimdi çeyiz eksik koşuşturmaları için herşeyi içinde 2 ay alsa... 5 günlük gezinin ayarlanma çabaları 1 ayımı alsa... Yööööppp buldumm... GELİNLİK...
Evet gelinliğimi aldım ben yaaww... 1 ay da ona ver bütün konsantrasyonumu ona yükledim sonuçta... ( burada msn ifadesine çok ihtiyaç duydum--hu huu google:)
Ne diyorsun şimdi?
6. Kupia: Hıımmm... E haydi kafana göre takıl burası senin çöplüğün patlat bakalım bir post;)


Heeyyy millet Merhaba:):)

 Hala kutu kaplıyorum yaa inanamazsınız... Dün akşam kaplanmış 3 kutu üstüste karşımda duruyor:/:/ Çeyizleri eve götürdüğüm zaman 1-2 gün açtırmayacağım biraz salınsın zavallıcıklar:):)


Hahh Gelinliğimi aldım biraz anlatmak isterdim ama ben de hatırlamıyorum hangi ara giydim  hangi ara aldım -no comment- :/:/
İki mağaza gezdim sadece ilk mağaza Beymen wedding...diğeri ise Vakko wedding hepsi birbirine benzemesine rağmen Beymende beğendiğim gelinliğin üstünde hiç danteli olmadığı için eksi puanla ayrıldık :/:/ vakkoda beğendiğim gelinliğin dantelli olması ise artı puanı kaptı.. Artılar eksileri götürdü vee maçı vakko kazandı :):)
Tabi henüz elimde değil, gelinliğim herkesinki gibi 3 ay sonra gelecekmiş beklemedeyim:)

Bu arada düğün organizasyonum şu şekilde planlandı...17 Eylülde İzmitte nikah ve nikah sonrası yemek. 24 eylülde ise Balıkesirde düğün...Bu konuda tabi ayrı bir sorun doğurdu daha çözümleyemedim... Ayrı bir postta anlatırım artık...Herşeyi bir postta anlatıyorum sonra sıkıntı çekiyorum :)

Nikahtan sonraki yemek için ise ayrı bir geinlik aldım...1 hafta sonra giyilemez duruma gelebilir korkusuyla... Onu da OLEG CASSİNİ
den seçtim...Son kalan 42 bedeni aldım üstüme cuk diye oturtacaklarına söz verdiler..İnandım ve aldım gelinliği çıktım...Düğüne 1 ay kala götürüp daralttıracağım:// Gelinlik fiyatına göre gerçekten çok şık duruyor...Ağustos ayında tekrar getireceklerini söylediler..Düşünenlerin aklında bulunsun.
İşte budur...


Şimdi sıradaki konum fotoğrafçı...Açıkçası ilk önce blog arkadaşlarımdan teklif almayı düşünüyorum...
Kucakladım herkesi...

26 Şubat 2011 Cumartesi

BIÇAK SETİ

Bıçak seti benim için önemli parçalardandı..Üniversitedeyken uzun bir süre çakı ile idare ettiğim zamanlara dayanıyor bu önem...Çeyizime ilk önce bıçak seti alacağım demiştim:/:/

Sonunda sıra kendilerine geldi...



1 Adet Soyma Bıçağı 9 cm

1 Adet Standart Bıçak 11.5 cm

1 Adet Et Sıyırma Bıçağı 15 cm

1 Adet Satır 17 cm

1 Adet Kesme Bıçağı 20 cm

1 Adet Şef Bıçağı 24 cm

1 Adet Bileyici 20.5 cm

1 Adet Tavuk Makası

1 Adet Katlanabilir Çanta

  • Bıçak seti için BERGHOFF tercihim oldu..Standlı bıçak setini tezgah üzerinde kullanmama kararım sonucunda standlı 200.00 TL olan seti 100.00 TL ye aldım..


      Görüşmek üzere..

    21 Şubat 2011 Pazartesi

    DÜZENLEMECE

    Çeyizlerim bir odaya doluşmuş...Sıkış pıkış daralmış bir vaziyette isyan ettiler artık...Herşey üstüste neyin nerde olduğu belli değil...Aldığım şeyi tekrar almak korkusu sardı içimi nerdeyse :/:/

    Kutuları düzenli bir şekilde istif ederken...Bu şekilde koli kutuları içinde yeni yuvalarına gitmelerine içim el vermedi...

    Koştum çarşıya...
    Dolapların içini kaplamak için kullanılan (Pvc kağıt diye biliniyor sanırım)20 m kağıdı pazarlık sonucunda 15.00 TL ye aldım...Kurdela ile fiyonk yaparım..Niye olmasın diye saçlarımı havalandıra havalandıra tuafiyenin yolunu tuttum 20 mt kurdelayı ise 7.00 TL ye aldıktan sonra...Başladım kutuları kaplamaya...
    Kutuları kategorilerine göre renk renk yapmaya karar verdim ilk önce mutfak eşyaları...
    Mutfak için kullanacağım renkler aşağıdakiler oldu..Renkler içime pek sinmedi fakat başka alternatifim malesef olmadığı için kabullendim :/:/







    Yerleştirme sırasında hangi kutunun içinde ne var karışıklığını ortadan kaldırmak için ise...
    Bu şekilde etiketler hazırladım..






    Kupiapapalina çeyiz koşuşturmaca noktasından bildirdi..Esen kalın:)
    Görüşmek üzere...

    Uygulamak isteyenlere duyuru: Etiketlerin orjinal halini maille gönderebilirim...MUTLULUKLAR:):)

    27 Ocak 2011 Perşembe

    Sürrealizm > Realizm

     Biz kadınlar erkeklerden neden daha zekiyiz...
     
     Çünkü bana göre hayatımız boyunca sürrealist bir yaşam benimsiyoruz...Bu hayalgücü zorlamaları 5 yaşından beri beynimizin algılarını açıp, genlerimizde mevcut olanla birleşince ister istemez zeka ilerlemesi yapıyor...

     Peki ya karşı tarafın realist yaşam çizgilerini bozmadan devam etmeleri sizce sadece ne işe yarıyor...

    İşte bir örnek...Bir erkek bir kadını aldatırsa yakalanma ihtimali %90 'dır...
    Geriye kalan %10 luk kısım ise kadının yakalamak istememesinden gelmektedir...
    Peki nasıl mı?
    Tabiki hayal gücümüzle kurduğumuz milyon varyasyonla...Toplantıdadır ama gerçekten ordamıdır sorusuna zekamızı kullanarak milyonlarca teori üretebiliriz...Bu varyosyanları bu sefer kendimiz için ürettiğimiz takdirde erkeğin bizim açımızdan gerçeğe ulaşması aslında imkansızdır...
    Ama bir gerçek vardır ki..Bunu yapmaya ihtiyacımız yoktur..Çünkü asıl Kadın sevdimi tam sever:))
     Erkekler için bu paranoyaklıktır...Ama aslında kabul edemedikleri sürrealist zekamızdır...

     Kadınlar romantiktir...Erkekler ormantik (sevgilimle kapıştığımız bir tartışmadan türemiştir...Bana özgüdür:))
       Aslında romantik olmayı isterler ama zekaları buna müsait değildir...Romantizm aslında karşı tarafı şaşırtabilmektir..İşte bunu başaramazlar...Çünkü asla bizim gibi zekice üretemezler..

     Yani erkekler kült düşüncelerin esiridir...Çünkü onlar realistir...Kadınlar yaratıcıdır, somut düşünceleri asla benimsemezler..

     Hayatınızdaki erkeklerden babanız, sevgiliniz ya da kocanız..Mutlaka 
      "Bu kravatımı takıyım" sorusunu bir kere olsun sormuşlardır...
     "Ben senin zevkine güveniyorum hayatım" gibi bir cümle ile olayı iyice trajikomik hale getirirler..
    Sorunları ise çok basittir, siyah üstüne en fazla gri ekleyebilmeleridir...(çünkü kült yapılan budur) Ama kadınlar milyon rengi siyahın üstüne uydurabilirler...İşte yine bizim sürrealist zekamız devreye girmiştirr...


     Örnekleri çok fazla aslında kimse inanamaz:))
     Ama uzatmak istemiyorum...


     Ahhhh biz kadınlar...Bizi asla anlamadılar ve anlayamayacaklar...Çünkü biz onların gerçeklerinin üstündeyiz..Biz sürrealistiz:))

    Güzel bir şarkı eşliğinde ee  hadi biraz düşünelim bakalım...
    Görüşmek üzere...

     

    * Yukarıdaki yazı sözüm meclisten dışarıdır matığıyla yazılmıştır.. :))

    26 Ocak 2011 Çarşamba

    NEVRESİM TAKIMI....

    Nevresim takımı ne kadar alsamda sanki hiç yokmuş gibi geliyor...Takıntı oldu sanırım bende nevresim...Ama artık olayı kontrolüm altına alıp dinlenmedeyim derken bir nevresim takımı daha verdiğim molamı bozdurdu bana ....



      Çiçek desenler elde örülüp daha sonra monte edilmiş nevresime...İşçiliğine ve kalitesi büyük, fiyatı gerçekten küçük...Bu şirin nevresim takımını 150.00 TL ye sahip oldum :)))

    Peki ben nerden elde edebilirim derseniz işte burdan

    25 Ocak 2011 Salı

    BASTIM DEKLANŞÖRE....

     Liseden çok yakın 7 arkadaşız biz aslında ...
    Grubumuzun istikrarlı aşıkları ise yıllardır  süren aşklarını 2 sene önce evlenerek 1 ay önce ise bebeklerini kucaklarına alarak mutluluklarını pekiştirdiler..Bir pazar kahvaltısında 7 miz toplanmış bende makinemi birkaç poz çekerim diye yanıma almıştım...
    O bir kaç pozun yaklaşık 100 kare olacağı aklıma gelmemişti...Bir profesyonelle çalışmaları gerektiğini üstüne basa basa defalarca sölemiş olsamda kimse dinlemedi beni... Bende günah benden gitti diyerek bastım deklanşöre....











    24 Ocak 2011 Pazartesi

    BAB-I ESRAR

     Son zamanlarda okuduğum kitapların çoğunda tıpkı şuan okuduğum BAB-ı ESRAR gibi Mevlana ile sürekli karşılaşır oldum..Şiirle aram olmamıştır aslında ama Mevlana bana sanırım hem kendisini hem de şiirlerini anlatmakta ısrar etti..
     İşte aşağıdaki Bab-ı Esrar kitabında okuduğum şiir bende Mevlana'nın hayatı hakkında tarifsiz bir merak uyandırdı...

    Tatlı bir ömür gibi gitmeye niyetlendin
    Ayrılık atını eyerledin inadına
    Git, yeni ülkeler gör, büyülü diyarlarda gez
    Ama benimle eğleştiğin toprakları da unutma, hatırla emi!


    Gittin ey sevgili, şimdi yollardasın
    Ayın değirmisini başına yastık yapmış uyumaktasın
    Güzel uykular, renkli düşler seninle olsun
    Ama bir zamanlar dizlerimde yattığını da unutma, hatırla emi! 

    Mevlana...

    Ahmet Ümit ise ;


     Ahmet Ümit'i sadece bir polisiye yazarı olarak görmenizi istemem...
     Mistisizm,tarih,edebiyat ve polisiye işte bendeki Ahmet Ümit...
     Eğer hala okumadıysanız şiddetle tavsiye ederim..

     Polisiye kitapları okumayı seviyorum..Bilinmezlik, gizem çekiyor beni ama sanırım çok fazla okuduğum için artık "KATİL KİM?" sorusuna 50. sayfada cevap verebiliyorum:// 
    "TABİKİ KATİL HİZMETÇİ" :))

    21 Ocak 2011 Cuma

    SICAK HABERLER....

    Ooofff kötü bir yıl atlattım sanırım 
    2011 'den beklentilerim çok fazla 2010 uda almak istiyorum hayattan geri ://
    Tabi malesef herşey için geçerli değil ama, napalım ne koparırsak kar :))

    İşyerinde huzursuzluklarım, kavgalarım, hırslarım bütün hızıyla devam ediyor:))
    Ama ağustosta çıkıp gidiyorum güzide şirketimden ....Bazı şeylerden dakikada 1000 km hızla kaçmak isterken bazı şeyleri ise arkamda bırakırken sanırım gözümde bir iki damla yaş birikicek...
    Ama yeni sevinçler gelecek onu da biliyorum :)))


     İlk 2011 haberim ..
    Heeyyyy millet 17 EYLÜL (+1 hafta veya  -1 hafta) de Kupia dünya evine giriyor ....



    Pooofff daha ne kadar çok varmış buraya yazınca farkettim ://

    Çeyiz alışverişim ne zaman bitecek bende bilmiyorum ama ufak tefek şeyler kaldı sanırım yada ben öyle sanıyorum hala...Ne zormuş yaa bu işler...Annelerin kızlarına niye doğduklarında çeyiz yapmaya başladıklarını şimdi daha iyi anlıyorum :):) Ağızları yanıyormuş da ondan meğersem...Benden size tavsiye ne istiyorlarsa alsınlar hiç engellemeyin...Ben yandım siz yanmayın..Modası geçmez hiç bişicik olmaz:))

    Bu akşam kahvaltı takımımı almaya gidicem...Aslında pek takım sayılmıyor...Ben piyasada mevcut kahvaltı takımlarına pek ısınamadım..Yumurtalık, fincan felan dedim bunlar gereksiz onun yerine 12 düz beyaz tabak alıp kahvaltılıklarla bütünleştirmeyi deniyeceğim...Bakalım hayırlısı:))

    Hemen ekliyemeceğim ama tamamlamam zaman alabilir:))...

    Dikişlerim tam gaz devam ediyor...Bu aralar bir masa örtüsü bir mutfak önlüğü ve peçeteler üzerinde çalışıyorum...
    Ama aldığım yaptığım herşeyi buraya ekliyeceğim söz söz söz...Amacıma sadık kalıcağıma and içiyor ve şimdilik tekrar kaçıyorum...