26 Aralık 2009 Cumartesi

MODA MI?




Aslında çoğu insanın kabul etmediği bir gerçek bu..İnsanın dış görünüşü, tarzı stili kendisini anlatır..Şekilciliğe önem vermiyorum diyenler, kollarında LV çantalarıyla dolaşır..Ama aslında "doğru sölüyorsun şekilciliğe değil taklitçiliğe önem veriyosun" diğe yüzlerine bağırmak gelir içimden...
Neden bibirimizin aynısıyız...Neden onda bu var değip arkasından durdurulamaz bir arzu içinde başkasında olan şeye sahip olmak istiyoruz...Bu çocuklukta başlıyo sanırım Ayşe'nin  şu barbiesine özeniyoruz, Mehmet'in uzaktan kumandalı kırmızı arabasına....Çocuklarımıza farklı olmayı aşılayamıyoruz sanırım....Mağazaları talan edip Ayşe'nin barbiesini bulmak yerine ona kendi yaptığımız bebekle mutlu olmasını öğretemiyoruz....Evet mutlu olamıcak belki benim yaptığım bebekle ama kimsenin taklitçiside olmayacak...Başkasında olan şeye özenmeyi değil, farklı olanı sevmeye, öğrenmeye alışacak....

Bence bizim ortak yanlışımız herkesde olan şeyin moda olduğunu sanmak....

"Son trend kısım buuuu...Tatlım sen çok geride kalmışsın"...Önce bi İphone un olcak Sonra taytını çekiceksin altına UGG olabilir son moda sanırım ..

x:Ama benim bacaklarım çarpık tayt olmaz
y:olsun kızım bişi olmaz moda bu...Napcan giymicen gerimi kalcan? Ama UGG ını pembe alalım farklı olsun kimsede yok pembeeee UGG

Yaaa varmı böle bişi... Gerçekten sölüyorum pembe UGG ıyla farklı olduğunu modaya kendi tarzını kattığını düşünen çok insan var...
Mağazalarda pazarlama yöntemi bile çok garip..Bunu çok satıyoruz, son moda bu..Herkes bundan sipariş veriyor...
O zman kalsın ben almıyım canım ...

Artık kitaplar bile aynı durumdalar...Moda yazarlar var ... hayatında bir kitabın yüzünü bile açmamışlar Önce "SECRET" la başladılar bu kervana uymaya  herkesin elindeydi..Tuna Kiremitçi coştu bi ara... yeni son yazar trendimiz ELif Şafak "Aşk" o kitaptan bişi anladılarmı bence hayır...Hatta çevremde duyduğum çoğu insan "Ben Aşk'ı anlatıyo sandım aldım" diyo..Eee yavrum sen bakmadınmı içinde ne yazar bu ne anlatır?
"Herkes onu okuyo ne bilimmm"  oku sende oku belki biraz beynin çalışır düşünme yetini kazanırsın geri...

Moda olmaması gereken bişimi hayır ama gerçek olan modanın içinden kendi modanı yaratabiliyosan...Evet bu kazak, şu kitap  tam X in tarzı dedirtebiliyorsan.. Bana göre sen varsın, yaşıyosun dünyada bi yer dolduruyosun...Evet evet sen küçük dünyanın  ikoncanısın:))  
Herzaman sölediğim nacizane bişiyi söleyip bitiriyorum 
Arkadaşım herkesde var olan son moda değil, modası geçmiş demektir...



25 Aralık 2009 Cuma

YILBAŞI GECESİ ALTERNATİFİ?



Üniversitede ilk 3 yılımda eğlence değince aklıma klüpler, etiler -hobaa eller havaya!!- gelirdi...Sevgili sevgilimle ilk olarak Kuruçeşme'deki Crystal'da aşkımızın sinyallerini yakmıştık:)) Daha sonrasında büyüdük, olgunlaştık, 1 gecede 3-4 yere giden ikili "Hadi gel bi balıkçıya gidelim rakımızı içelim sohbetimizi edelim" e döndürdük işi..Çünkü biz birbirimizi dinlemeyi seviyoruz onun bana anlatıcak herzaman çok şeyi olur aynı şekilde bende iple çekerim muhabbetli gecelerimizi...Tatil deyincede aynı şekilde "arkadaşlarla hep yaa merkeze yakın olsun" derdi içinde arardık kalcağımız yerleri...Sonrasında dedim yaa büyüdük hepimiz, o kadar çok şey kattık ki birbirimize cıstak cıstak müziklerden daha çok hoşumuza gitmeye başladı birbirimizin sesleri,muhabbetlerimiz, kahkahalarımız..
Bu güzel evimizde büyüdüğümüz dönemlere denk geldi...Göznurumuz metropolümüzden azıcık uzakta muhteşem İznik Gölünün yanıbaşında...
Fişek Evi-İZNİK



2 çift yataklı 2 oda + 2 yataklı 1 oda + 1 yataklı 1 oda + 2 yer yatağı + 1 kanepe = 10 kişi  + Uyku tulumu ile konaklayabileceğiniz ve toplam 600.00 TL (Biz 500 vermiştik zam yapmışlar-ama sahibi çok şeker biraz zorlarsanız mutlaka indirim yapacaktır..Bu bir sır aramızda kalsın:)))
Yol üstünden mangallık malzemelerinizi, içkilerinizi, alıyosunuz...Ve güzel bahçenizde mangalı kurup hazırlıklara başlıyorsunuz...



 
Bi taraftan şömineyide yakmayı unutmayın:))


Tertemiz bi yer mutfaktan herşeyi kullanabilirsiniz..Gönül rahatlığıyla..
 
Bu odayıda kimseye kaptırmayın :))
Yeni yıla sevdiklerinizle hayallerinizi,ideallerinizi,kavgalarınızı konuşarak, paylaşarak sevdiğiniz şakıları tek bir ağızdan hiç ayrılmayacak gibi kadehlerinizi kaldırarak girmek isterseniz..Tık Tık

....

                                    Benhurum arkadaşımın YENİ YIL hediyesi..


Çok marifetli, yetenekli olduğunu biliyorum ve açıkçası bu güzel kutunun içinden sahibi gibi şirin bir hediye çıkacağından emin olduğum için ilk defa bende bir hediye çekilişine katılıyorum..Açıklamalar sayfasında yazıyor..Mutlu yıllar:))   tık tık

24 Aralık 2009 Perşembe

TROYA'NIN ALTIN MİRASI!!

Atasay'ın koleksiyon ürünlerine dikkat ettinizmi hiç?Ben bayıldım hepsine tek tek....Aşağıda koleksiyonlarından benim olsun istediklerimi ekledim ://
Yaşayan Anadolu Takıları adını vermişler.
Ve ..
İmparatorluk Kadınları
Deniz Hazineleri
Troya'nın Altın Mirası
Altın Taşıyan Nehir Paktalos
Soy Sonsuzluk Bolluk Bereket 
olarak kategorilere ayırmışlar..Bu ürünlerini hiç değiştirmesinler söz veriyorum hepsinden alıcam...Sırayla Ama hepsi benim olsun istiyorum...Şuanda rüyalarımda benimler zaten.İlk olarak yüzüklerden birini alıp soyağacımızı başlatmak istiyorum izninizle..:()tık

 
 
 

 

 


 





                                                              
 

22 Aralık 2009 Salı

Ali Kemal Meram!!

Ali Kemal Meram'ın yazmış olduğu Padişah Anaları son okuduğum kitaptır kendileri..Osmanlı tarihinde padişahlarımızdan Frenk Dölü,Padişah analarının  ise hepsinin yabancı uyruklu olduğu ve kendilerininpadişahlarımızın Türklerden nefret ettiğini,Tarihi iyi bilmeyenlerin bu kitabı okuduğunda tarihimizden nefret ettirmeyi başarabilecek seviyesiz saçma sapan kurgularla kaleme alınan bu kitabı kütüphanemde kesinlikle barındırmama kararı almışımdır.. Evet tarihimize yabancı uyruklu padişah eşleri olmuştur..Ama kitap bu kişilerin türklerden nefret ettiklerini oğullarını da bu şekilde yetiştidiklerini, hatta bütün padişahların Türklere zulm yaptığını ve müslamanlığı yozlaştırıp hristiyanlığa zorladıklarını dile getirmektedir.Tarih asla kaynak gösterilmeden yazılamaz..Eğer yazılırsa altına not düşeceksin.."Bu kitap bir hayal ürünüdür" bu Kitapta evet çok fazla kaynak gösterilmiş ve bana hiçbiri inandırıcı gelmediği için elbet verdiği  kaynaklardan birine ulaşıp utanırım diyerek haftalardır yaptığım araştırmalar sonunda bu yazarın ne başvurduğu kaynaklardan birine nede yazarın kitabında çok çok bahsettiği soy sopunun ne olduğunu bulamadım..Sadece Prf.İlber Ortaylı'nın benim gibi araştırma yapıp böle bir yazarı kesinlikle bulamadığı hakkında yazılarını okudum..Kesinlikle dış kaynaklı ve yanlı olarak yazıldığı herkesin ortak kararı..Kitabı okuyan arkadaşlarım varsa düşüncelerini gerçekten merak ediyorum..Sinirlendim, üzüldüm, hayatımda ilk defa bir kitaptan nefret ettim...Emeğine saygı gösteriyorum demek içimden bile gelmiyor..Özür dilerim...

19 Aralık 2009 Cumartesi

DOĞUMGÜNÜ!!

  Bugün neşoş'umun doğum günü ben hediyem kendisine ulaşana kadar pek umursamıyomuş gibi yapıyorum ...Evet klasik,tipik bi davranış ama zaman zaman uygulamak çok hoşuma gidiyor yaaww...
Hediyemde bir problem çıktı malesef.Haftaiçi elinde olacak sanırım...
Yeni yaşının en büyük hayali İspanya'ya gitmek..
Bende yeni yaşının  hayallerini bir bir vereceğini biliyorum...
Onun için yeni yaşının ilk gününde ilk adımı atmak istedim...
Çok farklı başladı bizim dostluğumuz...İlk önce mak ile arkadaşlardı ben sonradan girdim aralarına..3 kişilik bir arkadaşlığa o zmanlar inanmıyordum...Onun için mesafeli yaklaşıp aralarına girmemeye çalışmıştım...
Ama bir anda herşey değişti...Arada "dost acı söyler" lafının arkasına saklanmış gerçeklerle kırsakta birbirimizi...3'müzde bildik birbirizin gerçek kalbini...Acıdı kalbimiz gerçekler karşısında ama o kadar arkamızdaydıkki birbirimizi...Etkisiz eleman oldular bize...Beraber hayaller kurduk, birbirimizin gelecek rotasını çizdik, yanlış-doğru yapıyorsun dedik...Sabahlara kadar analiz yaptık aşkları,dostları,yalanları,dersleri....
Tek sorgulamadığımız birbirimize olan sevgimizdi.....
İyiki doğdun canım..İyiki varsın..Seni seviyorum...

Dost yayınlarının bu kitaplarını seviyorum.... Nerede kalıp, nerede yemek yiyebiliriz?Herşeyleri kasaba kasaba fotoğraflarla beraber anlatıyor..Umarım beğenir...
Aklınızda bulunsun belki sizde sevdiğiniz birine böyle bir hediye vermeyi düşünürsünüz....


18 Aralık 2009 Cuma

Huu Huu Sevgilimmm...


Artık alyans bakmaya başladım..Aslında benim bu bakışlarım çok çok öncesinden ara ara araştırmalara dayansa da işte bu diyemedim henüz..
İki seçenek var ya ikimizdede olacak  alyanslara bakıcaz.Tık
Yada 2 u diye geçen takım olanları daha çok beğeniyorum..Çünkü diğerlerini sen üstüste koyunca olmuyor sanki bi farklı duruyorlar...Aşağıdaki yüzükleri dün akşam mağazasında denedim güzel durdu...Tık
Zen Pırlanta nın kendine özel bi durumu varmış bilmiyordum kendi ürününü seneler sonra bile aynı fiyata alıp yerine beğendiğin başka bir ürünleri ile değiştiriyorlarmış..Bana pek inandırıcı gelmedi baya bi sordum adama(pırlanta bilgim annemden ve özellikle ananemden dolayı iyidir.)Taşı değil ürünlerini sertifikalıyorlar..Halbuki taş sertifakalanırsa ben ilerde zarar etmem..Bu demek oluyorki kendi görmek istediklerini yazıyorlar..Mağaza çalışanı pek bilgili değildi onun için sorularıma yeterli cevaplar alamadım..Ama yüzüklerini beğendim.. Ben yüzüğümün çocuklarıma, onlardan kendi çocuklarına kalsın istiyorum..Değerini kaybetmesin..Annemde bana kendi takılarını takıcak..Kardeşimle aramızda paylaştırdı:))Yüzüğün önemi, bir ismi olduğunu düşünenlerdenim...Ben araştırmalarıma devam ediyim..Aslında farkettim de kararımı vermişim :))Yukarıdaki alyans fikrinden vazcaydım sevgilim haberin ola...




15 Aralık 2009 Salı

TEFAL'İN BİZE ACTİFRY JESTİ..

Ben fritözümü gerçekten çok sevdim..Aslında ilk başlarda sadece patates kızartmak için o kadar para verilmez diye düşünüyordum..Taa ki  internetteki araştırmalarım sonucunda bu siteyle karşılaşana kadar kestaneden,armut tatlısına,irmik helvasından(çok severim) böreğe kadar bir çok şeyi yapabileceğimi görene kadar fikrim    değişmemişti..Sonra tuttum tefalin yolunu her ayrıntıyı sormanın ardından elimde poşetim çıkıverdim mağazadan...
Hiç pişman değilim şu anda....Tefalin büyük bir jesti olarak görüyürım, ürünün yanında verdikleri yemek kitabının sayfalarını her çevirdiğimde...
Ben aldığımda fiyatı  450.00TL idi.Şimdi 350.00 TL ye felan düşmüş sanırım... Hem sağlıklı kızartmalar yapıcam hemde zamandan kazanabileceğimi düşünüyorum..Malum deniyemedim henüz ama actifry'ım  için aşırı derecede sabırsızlanıyorum...Bir araştırın bakalım siz neler diyeceksiniz...

GECE'NİN KAHRAMANI....


Bana Bir Koca Lazim
Yükleyen sayit. -


MErhabalarrr
NAsılsınız..İyisiniz...Bende iyiyim, güzelim... Bir önceki postumda anlattığım gibi bu hafta yoğundum ve işlerimi ancak cumartesi öğlene bitirebildim ve cuma aksamki planımızdan feragat ettim:((
Çok güzeldi hala arkadaşımın parmağındaki yüzüğe alışamamış olsamda onun adına çok mutluyum...Yeni eniştemiz aslında bizim üniversiteden hocamız..Kendisini 1-2 kere not için kapısını aşındırdığımız hatta mak'ın muhteşem gafıyla (hocam dersiniz çokda önemli bişi diil diyerek bitirmişti bütün emeklerimi) en son çare olarak 1-2 damla gözyaşı dökmüştüm karşısında ://  Ve zafer benim olmuştu..Gerçi burda olan benim yaşlarıma olmuş bende o zman seviniyordum benim başarım diye bizle beraber yaşlarım 30 kişiyi daha kurtarmıştı aslında asıl kahraman mak'mış:)))Neyse biz büyüdük,serpildik,mezun olduk,çalışmaya başladık makbuş bizim okulda bir sempozyum verdi ve orda işte gelişerekten bu durumlara geldik.....
    Küçük bir sürprizim vardı aynı zmanda canım arkadaşıma..İnci'nin muhteşem kurabiyeleri..Nişan pastasında bir problem olmuştu ve ortada yoktu..Bir anda ben sepeti çıkarınca işte pastamız diye herkese sevinç çığlıkları attırdık incinin kurabiyeleriyle beraber..O gece defalarca arayıp teşekkür etmek istedik kendisine..Hepsi birbirinden güzeldi kimse yemeğede kıyamadı zaten bu sefer fikirler atılmaya başlandı nasıl saklanır diye o kadar muhteşemlerdi..En son birileri abartarak verniklesekmi acaba felan diyodu..:))Bu sefer kahraman ben ve incinin kurabiyeleri olmuştu...
 
Seni Seviyorum canım kardeşim...Sen mutlu olmayı hakettin...Hani hayallerimiz vardı ya bak hepsi bizimle..Bende mutlu olmak istiyorum diyodum ardı ardına fallar bakıyoduk,ağlıyorduk,gülüyorduk ne kadar çok şey yaşadık beraber seninle...Kırmadık birbirimizi.. bizbirimizin pırlantalarıydık 4c siyle beraber:)) berrarklığını bozdurmıcaktık hiç kimseye..Herzaman yanındayım üstüne atılan her çizikte seninle beraberim,ben temizlerim çiziklerini sen korkma hiçbirşeyden,endişelenme....Sen mutluluğunun keyfini sür,hayallerinin peşinden git her tökezlediğinde ben arkandayım kaldırım seni...

9 Aralık 2009 Çarşamba

Çook Çalışmam Lazım Çoookk!!!

Bu aralar çok yoğunum,cumartesi üniversiteden en yakınım,canımın nişanı var.. Aslında biz 3 kişiyiz evet ilk okuldaki gibi :DD aynı 1 elmanın 3 parçası gibi okadar farklıyız ki birbirimizden bazen ben bile şaşıyorum nasıl birbirize tahammül ediyoruz diye:))
Hemen planıma anlatıyorum kısaca şu şekilde cuma akşamından yola çıkıyorum büyük surprizimi (bu noktaya daha sonra değinicem)alıyorum yola koyuluyorum cuma akşamı kızlarla kalıyoruz cumartesi büyük güne zinde bir şekilde başlıyoruz...Süslen püslen akşam yüzükler takılırken salya sümük ağla.. evet sanırım suya dayanıklı bir rimel almalıyım ben
Ama tabi bu aşamalara ulaşabilmen için bir izin durumunu yürürlüğe koydurmam gerekiyor ve bu hafta hiç olmadığı kadar yoğunlaşan işlerimi bitiremessem direk veto yerim..... hıırrr düşüncesi bile içimi üşüttü....
Onun için ben şimdi altta araç çubuğumdan bana göz kırpan hesaplarıma dönmeliyim kulağımda müziğim...Herkese güzel  akşamlar yolluyorum buralardan...

                                           

7 Aralık 2009 Pazartesi

HERGÜNÜMÜN TEK RUTİNİ....



Vazgeçemedim, hiç birgün aldatmadım ben onu,  oda beni bırakamadı..
Hergünümün tek rutini Türk Kahvesi..
Ben dudaklarımla anlatırım köpüğüne hüzünlerimi,mutluluklarımı,tereddütlerimi, O da  bana telvesiyle cevap verir...
Acı içerim kahvemi.. 
"Kahvenin kahve olabilmesi için şeytan kadar kara,  cehennem kadar sıcak, cennet kadar güzel, ölüm gibi acı olması gerekir" kabul ederiz aramıza bu söylevide ....

Severim onun içinde olduğu sohbetleri..Dostlarımla, sevdiğimle, annemle, kuzişimle,kardeşimle...
Aşıkların ilk buluşması onunla başlar, kederlendiğinde onunla konuşursun sana anlatır, sarhoş olur dünya döner onunla durdurursun, bir fincan kahvenin kırk yıl hatrı yokmudur ki senin için..
Atalarımızdan mirastır bize, başkaları sahip çıkmaya kalksada değiştiremezler gerçeği..
Bizimde mirasımız olmalı çocuklarımıza, torunlarımıza.Bırak gitsin bakır cezvesinde dumanı tütmeyen, tarihi, sevdası, hatıraları olmayan kupalarındaki kahvelerini.
Hayatın, sevdaların, kızgınlıkların, arzuların geçip gidiyor işte.. Yalnız koma kendini  bırak sana yoldaşlık etsin serüveninde....
Al sigaranı, buz gibi soğuk limonlu suyunu anlat ona içinden geçenleri....
Ağla, gül, sinirlen emin ol ortak olacak sana ve yollarınızı ayıramadan beraber yaşlanacaksınız....

4 Aralık 2009 Cuma

Çı Çı Çı Neler Yapmışlar...


Samsung'un uzaktan kumandalı elektrik süpürgesi..
30 kare çekim yapıomuş ve kirli yüzeyleri ve zarar verebileceği yüzeyleride temizlemiyormuş..Bak sen yaaw!!!

Belki ilerde ama şimdi bunu alan kişi içinn;
"Ayyyy tembel gelin, evi bile yattığı yerden süpürüyo"
cümleleri kulaklarımda çınlıyor..tık



            
Benim gibi diyet yapamayanlara moral bozucu bişi..
                               FİTBİT..Takıyosun fitbitini..O senin için o gün neler yemişsinde kaç kalori almışsın,sonra o kalorileri yakabılmişmisin,yürümüşmüsün, uyumuşmusun hepisi hepisini bir bir yüzüne vuruyor..
Gelişebilecek replikler..

x:Yokk walla bugün hiç bişi yemedim..Ben su içsem yarıyor..
y:Hahh dur bakıyım fitbitinden şimdi örencem herşeyi...
x: Yaw bu aletin reset düğmesi yokmu?








KIWI&POM Party Box, Karaoke makinesi tak bilgisayara bak dalgana :))
                                        (Bu reklam cümlesinin telif hakkını istiyorum!!)

Hahh bu güzel bunu sevdim...Çünkü şarkı sölemek benim beceremediğim ama çook sevdiğim şeyy... Sesimi ben beğeniyorum ama, şimdiye kadar sevgülümden başka beğenen olmadı (canım benim) Kardeşime çok sölerdim küçükken her seferinde ağlardı minnoşum dayanamazdı://
"Sevemediiiimmm karagözlüüm seni doyuncaaaaaaa
Hep kıskandım seni eldennn yıllar boyuncaaaaa "






3 Aralık 2009 Perşembe

MOZAİK HAYALLERİM...

Ben aslında hiç sevmezdim mozaik taşını  Ama bunlara bayıldım
Sanırım hiç çıkmazdım burdan 
Duşuma girer,arka tarafa geçer yatar,ordan kalkmadan yemeğimi, şarabımı,müziğimi ve laptopımı alıp hayatı ordan takip ederdim, sıkıldımmı camdan bakıp sonrasında cumburlop suya...







Kitabımı okurken yakardımm abajurlarımı....



Süzüle süzüle merdivenlerimden inerdim...Mozaik halıma basaraktaann...
Salonuma geçerdimmm..





 
                
                 Aaaaa O da ne canım sevgilim portremi yaptırmışş...

 

                Portremin önünde oturur..Biraz Tv takılırdımm :)))

 

   Pencere açık kalmış...Uuuhh Üşüdüm..
  Gözümü açtığımda aklıma ilk gelen bizim tanıdık mozaikçi Zeki amca..
Nerdeydi yaww telefonu...Küfür saymazsa fotoğrafları gösteriyim...
        
                                                        

2 Aralık 2009 Çarşamba

GELSENİZE BİZİM BURAYA :((


Türkiye'ye gelmesini istediğim markalardan biri ANTHROPOLOGİE
Ama sanırım çok uzak şuanda olursa mucize olur..
Aslında online alışverişi var daha önce denediğimde başarılı olamadım...Çünkü sadece 30 ülkeye satış yapıolarmış ve onlar arasında biz yokuz ..Çok sinir olmuştum bir ara protesto edip yüzlerine bakmadım...Ama sonra şu aşağıdaki ürünleri gördüm ve yelkenler fora:))






Alttaki turntable'a bayıldım aslında benim ilgi alanım pikaplar ama buda çok orjinal Mudo yeşil konsolun üstüne çok yakışmazmı?








 Vee bu bardaklar ve çatal bıçak takımının gönlümde ayrı yerleri var ://
 Kesin kararım var ama mutlaka bu tarz bir çatal bıçak takımı bulucam varmı sizin bildiğiniz?


1 Aralık 2009 Salı

SEVİYORUM BAYRAMLARI !!!

Bayram bitti....
Nefes almadan çalıştım....Bayram topu çınlasın diye beklerken sonunda tam bilgisayarımı elime almıştımki kapı zili durmadı.Yaklaşık 250 kişiyi bulan misafirlerimizin son postasını uğurlamanın ve 4 tepsi baklava, 2 tencere sarma,2 tepsi laz böreği aynı zamanda kurban etinin yarısının bitmiş olmasının mutluluğu ile bu bayramıda noktaladık..
Bugün işimin başındayım ve külçe gibi ağırım kararım şudur ki  kadınlara her bayramdan sonra 2 gün dinlenmeleri için izin verilmeli....
Umarım bir dahaki bayramda böle kalabalık, belki hüzünlerimizi gözlerimizin arkasına kısa bir süreliğine saklayarak, tatlılarımızı hepberaber sevdiklerimizle tatlı olaylardan konuşarak, birbirimize Nasılsın? diye sorduğumuzda "İyiyim" cevabını duymaya devam ederek, bütün birbirimize sarılmama çabalarımıza rağmen dayanamayıp yapış yapış öpüşüp sarılarak, kimse eksilmeden, acı yaşamadan sağlıklı, huzurlu yine ailelerimizle ve sevdiklerimizle beraber gireriz ....
Herkesi seviyorum....Nice Bayramlara...